Türkiye’de ekonomideki daralma, finansman koşullarının zorlaşması ve iç talepteki zayıflama, şirketleri konkordato ve iflas başvurusuna yöneltti. Yılın ilk yarısında konkordato talepleri ve iflas kararlarında dikkat çeken artışlar yaşandı.
KonkordatoTakip platformunun verilerine göre, 2025’in ilk altı ayında geçici mühlet kararı verilen firma sayısı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 108 artarak 1.259’a çıktı. Aynı dönemde mahkemelerce kesin mühlet verilen şirket sayısı yüzde 236’lık sıçramayla 822’ye ulaştı. Konkordato talepleri reddedilen firma sayısı ise 333 oldu; bu rakam, önceki yıla göre yüzde 95’lik bir artışa işaret ediyor.
Nefes'in haberine göre, iflas kararlarında da ciddi bir artış gözlendi. 2024’ün ilk yarısında 275 olan iflas kararı sayısı, bu yılın aynı döneminde yüzde 101 artarak 553’e çıktı. Yalnızca Haziran ayında 292 şirkete geçici mühlet, 132 şirkete kesin mühlet verilirken, 19 şirketin iflasına karar verildi.
BİREYSEL BORÇLARDA TARİHİ TIRMANIŞ
Ekonomik sıkıntılar sadece şirketleri değil, bireyleri de etkiliyor. Adalet Bakanlığı Ulusal Yargı Ağı Projesi (UYAP) verilerine göre, 1 Temmuz 2025 itibarıyla mahkemelerdeki icra ve iflas dosyası sayısı 23 milyon 854 bine ulaştı. Yıl başından bu yana yaklaşık 5 milyon yeni dosya açılırken, sadece 1 Temmuz günü dosya sayısına 30 bin yeni başvuru eklendi.
DEV ŞİRKETLER DE KONKORDATO SÜRECİNDE
Finansal darboğaza giren şirketler arasında Türkiye’nin önde gelen sanayi kuruluşları da yer alıyor. “İSO 500” listesinde 304. sırada bulunan ve 7,2 milyar TL ciroya sahip Sıddık Kardeşler Haddecilik, 3,6 milyar TL’yi bulan borç yükü nedeniyle İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne konkordato başvurusunda bulundu. Mahkeme, şirket ve ortakları için üç aylık geçici mühlet kararı verdi.
Bursa merkezli ihracatçı yatak üreticisi Astin Yatak, ülke genelinde şubeleri bulunan döner zinciri Ekrem Coşkun ve 38 yıllık deri firması Aspells de konkordato başvurusu yapan şirketler arasında yer aldı.
Ekonomistler, şirketlerin ayakta kalabilmesi için mali disiplinin yanı sıra sürdürülebilir finansmana erişimin önemine dikkat çekerken, mevcut başvuru sayılarının yılın ikinci yarısında daha da artabileceği uyarısında bulunuyor