ABD ve Ukraynalı yetkililerin verdiği bilgilere göre, Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy, 28 Aralık’ta ABD Başkanı Donald Trump’ın Florida’daki Mar-a-Lago yerleşkesinde kabul edilecek. Görüşmenin ana gündemini, iki ülkenin son haftalarda üzerinde çalıştığı kapsamlı barış planı oluşturacak.
20 MADDELİK TASLAK VE DONBAS ANLAŞMAZLIĞI
Toplantıda ele alınacak planın yaklaşık 20 maddeden oluştuğu ve birçok başlıkta ön mutabakat sağlandığı belirtiliyor. Ancak Ukrayna’nın doğusundaki Donbas bölgesinin geleceği konusunda ciddi görüş ayrılıklarının sürdüğü ifade ediliyor.
Zelenskiy, planın genel çerçevesinin hazır olduğunu ancak Donbas başlığının çözülmesi gereken en kritik meselelerden biri olduğunu dile getirdi. Ukrayna, mevcut cephe hattının korunmasını savunurken, Rusya Donbas’ın tamamı üzerinde kontrol talebini sürdürüyor.
ABD tarafı ise bu görüş ayrılığını aşmak amacıyla bazı ekonomik ve siyasi formüller üzerinde çalışıldığını, ancak bu önerilerin henüz nihai hale gelmediğini aktardı.
REFERANDUM İHTİMALİ VE ATEŞKES ŞARTI
Zelenskiy, Donbas konusunda uzlaşma sağlanamaması halinde, üzerinde anlaşmaya varılan maddelerin Ukrayna halkının onayına sunulabileceğini belirtti. Ancak bunun için Rusya’nın en az 60 günlük bir ateşkesi kabul etmesi gerektiğini vurguladı.
Görüşme öncesinde Rusya’nın Kyiv ve diğer bazı Ukrayna şehirlerine yönelik yoğun füze ve insansız hava aracı saldırıları düzenlemesi dikkat çekti. Saldırılar sonucunda elektrik ve ısınma altyapısında kesintiler yaşandığı bildirildi.
Zelenskiy, bu saldırıların barış girişimlerini zayıflatmayı amaçladığını savundu.
Moskova yönetimi ise ABD ve Ukrayna’nın hazırladığı barış planının bazı maddelerine itiraz ediyor. Rus yetkililer, mevcut haliyle planın kabul edilmesinin zor olduğunu belirterek, daha fazla müzakereye ihtiyaç bulunduğunu dile getiriyor.
KANADA VE AVRUPA’DAN DESTEK MESAJLARI
Zelenskiy’nin ABD ziyaretinden önce Kanada Başbakanı ile görüştüğü ve Kanada’nın Ukrayna’ya yönelik yeni bir ekonomik destek paketi açıkladığı bildirildi. Avrupa ülkeleri de yaptıkları açıklamalarda, Ukrayna’nın egemenliği ve toprak bütünlüğünü esas alan bir barıştan yana olduklarını yineledi.



















