PKK lideri Abdullah Öcalan ile İmralı Cezaevi’nde yapılan kritik ziyaretin ayrıntıları netleşiyor. Millî Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun aldığı karar doğrultusunda adaya giden üç kişilik TBMM heyetinde yer alan DEM Parti Grup Başkanvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit, görüşmenin tüm detaylarını kamuoyuyla paylaştı. Yaklaşık üç saat süren toplantıda Öcalan’ın CHP’nin ziyarette yer almamasına dair değerlendirmede bulunduğu, Suriye’deki SDG yapılanması ve bölgesel dengelere ilişkin kapsamlı mesajlar verdiği aktarıldı.
HEYET PAZARTESİ SABAH ADAYA GİTTİ
İmralı Cezaevi’ne yapılan kritik ziyaretin ayrıntıları netleşti. Millî Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun Cuma günü aldığı kararın ardından hazırlık sürecinin işletildiğini belirten DEM Parti Grup Başkan Vekili Gülistan Kılıç Koçyiğit, prosedürlerin Adalet Bakanlığı ve Meclis tarafından tamamlandığını söyledi.
Koçyiğit, “Pazar günü bize Pazartesi günü ziyaretin gerçekleşeceğine dair bilgi geldi. Sabah erken saatte Ankara’da buluştuk, ardından İstanbul’a geçtik ve buradan hava yoluyla adaya gittik” dedi. Heyete kurum personeli ve güvenlik birimleri eşlik etti.
GÖRÜŞME: TOKALAŞMA, HİTAPLAR VE KAYIT SÜRECİ
Koçyiğit, adaya varış sonrası yetkililer tarafından karşılandıklarını, görüşmenin yapılacağı salonda kısa bir bilgilendirme yapıldığını ifade etti.
“Bir süre sonra Sayın Öcalan odaya girdi, tek tek merhabalaştı ve tokalaştı. Ardından hep birlikte oturduk ve görüşme başladı” diyen Koçyiğit, görüşmenin görüntülü olarak kaydedilmediğini, sadece ses kaydı alındığını aktardı.
Öcalan’ın heyet üyelerine “Fethi Bey, Hüseyin Bey” şeklinde isimleriyle hitap ettiğini belirten Koçyiğit, heyetin de Öcalan’a “siz” diye hitap ettiğini söyledi.
“KEŞKE CHP DE GELSEYDİ”
Koçyiğit, Öcalan’ın görüşmede CHP’nin ziyarete katılmamasına dair özel bir değerlendirme yaptığını belirtti:
“Cumhuriyetin kurucu partisi olarak CHP’yi önemsediğini söyledi. Bu sürecin içinde CHP’nin mutlaka olması gerektiğini ifade etti ve ‘Keşke CHP de gelseydi’ dedi.”
VEKİLLER PETROL PAYLAŞIMINI SORDU
Fethi Yıldız ve Hüseyin Yayman’ın Öcalan’a yönelttiği soruların odağında Suriye, SDG'nin geleceği ve YPG’nin silah bırakıp bırakmayacağı gibi kritik başlıkların yer aldığı belirtildi. DEM Parti’li Gülistan Kılıç Koçyiğit’e göre, heyet üyeleri özellikle kamuoyunda uzun süredir tartışılan ve Kürt meselesinin çözümünde belirleyici görülen konuları gündeme getirdi.
Koçyiğit, yöneltilen sorular arasında “Suriye’de entegrasyon nasıl sağlanacak?”, “10 Mart mutabakatı uygulanacak mı?”, “Petrol gelirleri nasıl paylaşılacak?” ve “YPG silah bırakacak mı?” gibi başlıkların bulunduğunu aktardı.
Görüşme sonrası heyetin tavrına ilişkin ise Koçyiğit, komisyon üyelerinin Öcalan’ın sürece dair kararlılığına ikna olduklarını söyledi. Koçyiğit’e göre heyet, Öcalan’ın 27 Şubat çağrısının arkasında durduğunu, yalnızca Türkiye için değil bölge genelinde Kürt meselesinin demokratik çözümü için çaba harcamaya hazır olduğunu gördü.
Koçyiğit, “Komisyon üyeleri, Sayın Öcalan’ın süreci yürütme iradesini ve mutabakatın gereklerini yerine getirme konusundaki kararlılığını bizzat gözlemledi. Adadan ikna olmuş şekilde döndüler,” dedi.
SDG VE SURİYE BAŞLIĞI: “10 MART MUTABAKATI UYGULANMALI”
Görüşmede Suriye dosyasının geniş şekilde ele alındığını aktaran Koçyiğit, Öcalan’ın özellikle SDG ve Şam yönetimi arasında 10 Mart’ta imzalanan mutabakata dikkat çektiğini belirtti:
“Silah bırakma ve entegrasyon başlığı üzerinden konuştu. 10 Mart mutabakatının uygulanması gerektiğini söyledi. Silahlı güçlerin orduya entegrasyonu ve yerel asayiş güçlerinin İçişleri Bakanlığı’na bağlı olması gerektiğini ifade etti.”
Koçyiğit, Öcalan’ın Suriye’de sorunların diyalogla aşılabileceğine inandığını, sürece katkı sunabileceğini ve “Oradakiler de beni dinler” dediğini aktardı. Ancak bunun için “koşulların oluşması gerektiğini” vurguladığını söyledi.
İSRAİL DEĞERLENDİRMESİ: “ORTADOĞU’YU DİZAYN ETME PLANI VAR”
Koçyiğit, Öcalan’ın İsrail’in Ortadoğu politikalarına dair de kapsamlı bir değerlendirme yaptığını söyledi.
Buna göre Öcalan görüşmede, Abraham Anlaşmaları üzerinden İsrail’in bölgesel güç kurma stratejisine dikkat çekti ve şunları ifade etti:
“İsrail’in bundan sonra bir Kürt gücüne yaslanarak var olmak istediğini söyledi. Ortadoğu’daki gelişmelerin iyi okunması gerektiğini belirtti. Tarihsel olarak Kürtler üzerinden sürekli hesap yapıldığını da ekledi.”




















