Türkiye, mevsim normallerinin üzerindeki sıcaklıklar ve yerel yağışlar arasında gidip gelen, meteorolojik açıdan volatil bir sonbahar geçiriyor. İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Meteoroloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Orhan Şen’in son analizleri, sadece günlük hava durumunu değil, Türkiye’nin karşı karşıya olduğu "hidrolojik kuraklık" riskini de gözler önüne serdi. İstanbul, İzmir, Ankara ve Bursa gibi metropollerde barajların dip seviyeleri görmesi, su yönetimi stratejilerini yeniden tartışmaya açıyor.
METEOROLOJİK RALLİSİ: BİR GÜNDE DÖRT MEVSİM
Prof. Dr. Orhan Şen’in verilerine göre, Türkiye genelinde sıcaklık anomalileri devam ediyor. Adana’nın 30, Antalya’nın 27, kuzey hattındaki Sinop ve Samsun’un ise 26 dereceyi görerek "yazdan kalma" günler yaşadığı bir dönemde, Marmara ve İç Anadolu bölgesel soğumalarla karşı karşıya.
İstanbul özelinde bu akşam ve yarın (Pazartesi) beklenen yağışların "kuvvetli olmadığını" vurgulayan Şen, sıcaklıkların Salı gününe kadar 4-5 derece düşeceğini, ancak Çarşamba günü yeniden 20 derece bandına yükseleceğini belirtti. Ankara’da yarın yağmurlu ve 18 derecelik bir hava hakimken, İzmir de yağışlı ve 21 derece olacak. Bu ani değişimler, iklim değişikliğinin karakteristik bir özelliği olan "hava durumu kararsızlığını" teyit eder nitelikte.
İSTANBUL’UN SU MATEMATİĞİ VE MELEN FAKTÖRÜ
Haberin en kritik boyutu ise İstanbul’un su rezervlerindeki endişe verici tablo. Şen’in aktardığı bilgilere göre, İstanbul barajlarındaki doluluk oranı %20 psikolojik sınırının altına inmiş durumda. Ancak su denklemi sadece barajlardan ibaret değil.
Prof. Dr. Şen, İstanbul’un su ihtiyacının yaklaşık üçte birinin (%33) Sakarya'daki Melen Çayı ve Yeşilçay sisteminden regülatörlerle sağlandığına dikkat çekiyor. Bu durum, İstanbul'un su güvenliğinin şehir sınırlarının ötesindeki havzalara bağlı olduğunu gösteriyor. Şen’in uyarısı ise net:
"Melen'de Aralık ayında yağış yeterli olmazsa İstanbul'da risk kuvvetlenir."
Bu analiz, kuraklığın sadece yerel barajlardaki su seviyesiyle değil, İstanbul’u besleyen enterkonnekte su sisteminin (Melen Havzası) yağış rejimiyle takip edilmesi gerektiğini ortaya koyuyor.
ULUSAL ÇAPTA "BARAJ DİBİ" SENDROMU
İstanbul’daki tablo, Türkiye genelindeki kuraklık krizinin bir yansıması. Yıl boyunca beklenen yağışların düşmemesi nedeniyle İzmir, Bursa, Muğla ve Ankara gibi büyükşehirlerde de barajlar tarihi dip seviyeleri gördü. Uzmanlar, mevcut yağışların "hafif" ve "geçici" nitelikte olduğunu, toprağı doyuracak ve yeraltı sularını besleyecek kararlı kış yağışlarının henüz başlamadığını belirtiyor.
Eğer Aralık ve Ocak aylarında Melen havzası başta olmak üzere, ana su toplama havzalarında beklenen yağışlar gerçekleşmezse, 2024 yazı için ciddi su kısıtlamaları ve acil durum senaryoları masaya gelmek zorunda kalabilir.




















