Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) Genel Başkanı Ali Babacan, Konya’da düzenlenen yerel basın buluşması ve iftar programında yaptığı konuşmada, Türkiye’de hukuk, adalet, eğitim ve sağlık alanlarında ciddi bir gerileme yaşandığını belirterek, hükümeti sert sözlerle eleştirdi.
Babacan, özellikle toplumdaki ahlaki ve manevi erozyona dikkat çekerek, mevcut iktidarın dini değerleri istismar ettiğini ve bunun sonucunda genç nesillerin dinden uzaklaştığını söyledi.
"Dindar kimliğiyle ön planda olan bir hükümet, yıllar içinde ülkeyi öyle bir noktaya getirdi ki artık gençler arasında dinden soğuma ve uzaklaşma yaygın hale geldi" diyen Babacan, bunun temel sebebinin dindarlık kisvesi altında sergilenen kötü ve yanlış muameleler olduğunu ifade etti. “Dini değerlerin siyasetle iç içe geçirilerek kötüye kullanılması, İslam’ın özüne büyük zarar veriyor” dedi.
“BİR NESİL GELECEĞİNDEN ENDİŞE DUYUYOR”
Türkiye’de ekonomik sıkıntıların da derinleştiğini vurgulayan Babacan, vatandaşların geleceğe dair umutlarının azaldığını dile getirdi. "Bugün gençler, kendilerinden önceki nesle göre yarınlarından daha fazla korkuyor. Anne babalar, 'Biz emekli maaşımızla ev ve araba alabiliyorduk, ama çocuklarımız için bu artık bir hayal' diyor. Haklılar” şeklinde konuştu.
Emeklilerin giderek daha fazla ekonomik sıkıntı içine girdiğini belirten Babacan, "Emeklilerimiz mağdur olmaktan, muhtaç duruma düşmekten ve eşe dosta mahcup olmaktan korkuyor. Ancak Türkiye büyük bir ülke, çok ciddi bir potansiyele sahip. Yeter ki bu ülke, gerçekten çalışkan ve dürüst yöneticiler tarafından yönetilsin" ifadelerini kullandı.
Babacan, iktidarı şu sözlerle eleştirdi:
“Hukukta, adalette geriye gitmiş durumdayız. Eğitimde, sağlıkta geriye gitmiş durumdayız. Maalesef ahlakta ve maneviyatta da geriye girmiş durumdayız. Dindar kimliğiyle ön planda olan bir hükümet yıllar sonra öyle bir noktaya getirdi ki ülkeyi artık maalesef genç nesillerde dinden soğuma, dinden uzak durma çok yaygın bir hale geldi. Çünkü dindar kimlikle kötü muamele, yanlış muamele, bir arada paket haline geldiğinde İslam dininin tam da özüne büyük zarar veriyor. Türkiye'de bir nesil kendinden önceki nesle göre yarınlarından korkuyor. Anneler, babalar 'benim çocuklarım benim yaşadığım standartlarda galiba yaşayamayacaklar. Ben iyi kötü emekli maaşımla bir ev almıştım, araba almıştım. Benim çocuğumun maaşıyla bir ev alması, hayal araba alması hayal ' diyorlar, haklılar. Emeklilerimiz mağdur olmaktan. Muhtaç olmaktan, eşe dosta mahcup olmaktan korkuyorlar. Fakat, ülkemiz büyük ve güzel bir ülke. Çok büyük potansiyeli var. Yeter ki bu ülke iyi yönetilsin. Yeter ki bu ülke çok çalışan ama dosdoğru çalışan insanlar tarafından yönetilsin.”